🦔 Istanbulun En Iyi Otelleri Sıralaması

İstanbulun En İyi Kahvaltıcıları. YAZI: ZEYNEP GÜR. Listede İstanbul kahvaltı sahasının en yeni katılımcıları da var, uzun zamandır yerini başkalarına kaptırmayanlar da. Karşınızda "Bir an önce sabah olsun" dedirten kahvaltı rotaları. Fotoğraf: @ahestepera. 1/12. 12 – Landmark 81 / Vietnam. 13 – Dünyanın En Uzun Kuleleri: Petronas İkiz Kuleleri – Petronas Kulesi 1, Petronas Kulesi 2 / Malezya. 14 – Dünyanın En Büyük Gökdelenleri Arasında: Willis Kulesi / Amerika Birleşik Devletleri. 15 – KK100 / Çin. Bonus: Türkiye’nin En Yüksek Gökdelenleri. OtelDesire. Otel Desire, Eskişehir konaklama alternatifleri arasında tecrübeli ekibiyle yerini alan, müşteri memnuniyetini her şeyin üzerinde tutan bir oteldir. Şehir merkezine tek vasıta ile ulaşabileceğiniz Desire Otel, lüks odaları, fitness salonu ile hizmet vermektedir. İncele Yol Tarifi Rezervasyon. Ukrayna, Avrupa’nın en ucuz şehri. Kiev’de yapılabilecek birçok aktivite, eğlence, yeme ve içme bütçenizi yormaz. Para birimi: Grivna. Ucuz/iyi hostel: DREAM Story Hostel – 83.00 Grivna/gece (10 TL) Ulaşım: 8.00 Grivna (1 TL) Yemek: 288.00 Grivna (35 TL) İçecek: 150.00 Grivna (17 TL) Turistik atraksiyonlar: 10.00 Grivna (1.5 SıraselvilerCad. No: 11 Taksim. İstanbul, Türkiye. CVK Park Bosphorus Hotel İstanbul. Tarihi 120 yıl öncesine uzanan Hariciye Nazırlığı Konağı’nın ve ardından tarihi Park Otel’in bulunduğu noktada yükselen CVK Park Bosphorus Hotel İstanbul, lüks ve konfor dolu bir deneyim için sizleri bekliyor. Rezervasyon Yeni Buiki kıtaya yayılan İstanbul'un muhteşem manzarasına sahip otellerde konaklamak ise rüya gibidir. Bizler de bu nedenle İstanbul'da bulunan ve en iyi manzaralı hepsi birbirinden keyifli küçük ve butik otelleri sizler için bir araya getirdik. İzim Bozada - 31 Ekim 2018. 1- Bosphorus Palace Hotel - Beylerbeyi. Masal gibi bir otel. Akşamyemeği ücretleri haricen günlük ortalama 40TL- 60TL arasındadır. Bu artışlar ile birlikte şuan için İstanbul'da özel yurt fiyatları en düşük 18.000 TL ile en yüksek 135.000 TL civarındadır. İstanbul yurt fiyatları hesaplanırken en yüksek fiyatlara kahvaltı ve akşam yemeği ücretleri dahil edilerek hesaplama Yeriyse Çapa Fatih’te güvenli ve merkezi bir konumda bulunuyor. İstanbul’un En İyi 5 Kız Yurdunda Bulabileceğiniz İmkanlar; 1-Merkezi konum. 2-Uygun Fiyat Ve Kaliteli Hizmet. 3-Süit odalar. 4-Size özel mobilyalar. 5-7/24 güvenlikli bina ve giriş çıkış. 6-Geniş odalar. 7-Yüksek memnuniyet. Vizyoner, rafine yemekleri, yeni Anadolu Mutfağı konsepti, nefes kesen manzarası, modern sunumu ve ilham verici müziği ile Mikla, İstanbul’un en güzel ve kaliteli restoranları arasında yer alıyor. Adres: The Marmara Pera, Meşrutiyer Cad. No:15, Beyoglu, Istanbul. Tel: 0212 293 56 56, Web: www.miklarestaurant.com. TY9gLE. Sayıları her geçen gün artan şef restoranları sadece İstanbulluların değil yolu İstanbul’dan geçen herkesin yüzünü güldürüyor. Kimi şefler sokak lezzetlerine kendi tarzlarında dokunuşlar yaparak ortaya farklı tatlar çıkarıyor. Kimi şefler ise Anadolu ve Türk mutfağının yemeklerini bambaşka bir boyuta taşıyor. Sonucunda ise ortaya insanın yemeye kıyamayacağı, sanat eseri gibi tabaklar çıkıyor. Siz de uzun süre hafızalarınızdan silinmeyecek bir yemek deneyimi yaşamak istiyorsanız en beğendiğiniz şefin restoranına bir an önce rezervasyonuzu yaptırın diyorum ve sizi İstanbul’un en lezzetli şef restoranları ile baş başa bırakıyorum. İçindekilerİstanbul’un En İyi Şef RestoranlarıNeolokal – Maksut AşkarMikla – Mehmet GürsAraka – Pınar TaşdemirHodan – Çiğdem SeferoğluLokanta Kru – Ufuk ÜgümüPrimitif Birahane – Burak ZaferFireroom – Hazer AmaniYeni Lokanta – Civan ErTurk – Fatih TutakThe Steeve – İsmet Saz Neolokal – Maksut Aşkar Türkiye’nin en güler yüzlü en tatlı şeflerinden biri olan Maksut Aşkar’ın Neolokal’ine hala gitmediyseniz çok şey kaybetmişsiniz demektir. Neolokal’e giderseniz üçlü tadım menüsündeki seçeneklerden gözünüze kestirdiklerinizi seçerek kendi tadım menünüzü yaratabilirsiniz. Ancak yemeklerin hepsi o kadar iştah kabartıcı ki insan seçim yapmakta zorlanıyor. Özellikle palamutlu pırasa dolması, katmer, tirit ve portakallı şekerpare tek kelimeyle efsane. Söylemeden de geçmek olmaz Neolokal vejetaryenleri de unutmamış ve nefis bir de vejetaryen tadım menüsü hazırlamış. Tercihinizi vejetaryen seçeneklerden yana kullanmak isterseniz de İzmir tulum peyniri ile tatlandırdıkları pancarlı kuskusu ve fırın kereviz böreğini asla es geçmeyin derim. Adres Bankalar Caddesi, SALT Galata, Karaköy Telefon 0212 244 00 16 Mikla – Mehmet Gürs Karşınızda nefes kesen bir İstanbul manzarası önünüzde damak çatlatan yemekler olsun istiyorsanız Şef Mehmet Gürs’ün restoranı Mikla, İstanbul’daki en keyifli adreslerden biri olacak. Dünya’nın en iyi 50 restoranından biri seçilen Mikla’ya giderseniz beş aşamalı tadım menüsü alabileceğiniz gibi üç aşamalı A la Carte’ menüden kendi seçimlerinizi de yapabilirsiniz. Mikla’ya giderseniz Çanakkale domatesi ve bamya turşusu ile tatlandırdıkları Saros Ahtapotu’nun, Antakya’nın halhali zeytini ve incir sirkesi ile tatlandırdıkları fenerin, tatlı olaraksa hardaliyeli çikolatanın tadına bakmanızı şiddetle tavsiye ederim. Son bir bilgi daha verecek olursam Mikla’da veganlara özel bir tadım menüsü de var. Adres Meşrutiyet Caddesi, No15, The Maramara Pera Telefon 0212 293 56 56 Araka – Pınar Taşdemir İstanbul’un en güzel semtlerinden birinde sahile sıralanan balıkçıları pas geçip, keyifli bir sokakta nefis bir yemek yemek isterseniz hiç düşünmeden Araka’nın yolunu tutun derim. Bulmaca çözenler aşinadır ama ben yine de söyleyeyim. Şef Pınar Taşdemir’in Araka’sı adını bir bezelye türünden alıyor. Araka’da siparişinizi verdikten sonra masanıza sizi ne kadar nefis yemeklerin beklediğinin habercisi niteliğinde maydanoz yağında nefis bir isli peynir geliyor. Menüsü mevsimin getirdiklerine göre şekilenen Araka’ya bir kere gittiniz mi müdavimi olabilirsiniz, demedi demeyin. Bir de tatlı sohbeti ile yemeğinizin tadına tat katan Pınar Şef’e denk gelirseniz değmesinler keyfinize. Adres Yeniköy Mahallesi, Kapalı Bakkal Sokak, No 8, Sarıyer Telefon 0212 223 72 23 Hodan – Çiğdem Seferoğlu Eminim pek çoğunuz onu televizyon programlarından tanıyordur. Ekranların tatlı dilli güler yüzlü şefi Çiğdem Seferoğlu’nun artık çiçeği burnunda bir restoranı var Hodan. Adını Anadolu’da yetişen bir ottan alan Hodan’ın geleneksel Anadolu mutfağını esas alan muhteşem bir menüsü var. Çiğdem Şef adına da tadına da aşina olduğumuz lezzetlere öyle güzel, öyle farklı dokunuşlar yapmış ki tüm yemekler, her lokmasında insanı kendine hayran bırakıyor. Ballı bademli eritme peynir, kızarmış enginar, pilakili levrek, Hodan’da sizi bekleyen lezzetlerden sadece birkaçı. Son olarak pazar günlerine özel olarak hazırlanan nefis bir kahvaltı deneyiminin de Hodan’da sizi beklediği aklınızda bulunsun. Ama alt tarafı kahvaltı deyip geçmeyin Hodan’ın pazar kahvaltıları çok başka. Adres Firuzağa Mahallesi, Hayriye Caddesi, Beyoğlu Telefon 0533 304 76 34 Lokanta Kru – Ufuk Ügümü Genç bir şefin mutfağına konuk olmak isterseniz de modern esnaf lokantası tadındaki Lokanta Kru’nun yolunu tutun derim. Lokanta Kru’nun mutfağında efsane kruvasanları ile Nişantaşı’nda fırtınalar estiren Ufuk Ügümü var. Lokanta Kru’nun menüsü günlük olarak hazırlanıyor. Spesiyal lezzetlerinin pek çoğu her gün menülerinde yer alıyor olsa da Lokanta Kru’nun mevsimin getirdiklerine göre şekillenen bol çeşitli parmak ısırtan bir menüsü var. Eğer denk gelirseniz Bandırma lor peynir ile hazırlanan pancarın, kuru kayısılı ıspanak kökünün ve sebzeli palamutunun tadına mutlaka bakın derim. Tatlı olaraksa cevizli tahinli bal kabağından şaşmayın. Adres Teşvikiye Mahallesi, Avukat Süreyya Ağaoğlu Sokak, No13, Nişantaşı, Şişli Telefon 0212 230 25 00 Primitif Birahane – Burak Zafer En iyi şef restoranları dedik hep süslü tabakları, farklı lezzetleri yazdık. Hadi gelin bu sefer de şöyle bir yandan patates kızartmasını sosa banıp bir yandan da hamburger yiyebileceğiniz bir şef restoranına uzanalım. Yemekle ilgisi olanlar onu sosyal medyadan tanıyordur ama biz yine yazalım. Lezzet patlaması yaşatan nefis sokak lezzetleri sunan Primitif Birahane’nin mutfağında Şef Burak Zafer var. Aptal tavuk, Konya Küflü gibi parmak ısırtan burgerler, mozarella peynirli sarımsaklı waffle, acı şeftali reçelli, Antep fıstıklı pizetta gibi Şef Burak Zafer’in spesiyallerinin yanı sıra, közlenmiş mısır, mac’n cheese topları, füme sosis gibi efsane yancılar Primitif Birahane’de sizi bekliyor. Adres Caferağa Mahallesi, Dr. Esat Işık Caddesi, No 98, Kadıköy Telefon 0533 306 57 62 Fireroom – Hazer Amani Ekranların en sevilen şeflerinden biri olan Hazer Amani’nin mutfağına konuk olmak isterseniz de istikametiniz Fireroom olsun derim. Hazer Amani, yöresel lezzetlerin yanı sıra dünyanın en sevilen sokak lezzetlerini Fireroom’da kendi imzasıyla yorumluyor. Bamya turşusu, gravyer peynir dolgulu ızgara sosis, kokoreç, nachos, kara trüf burger gibi lezzetlerin haricinde Hazer Amani’nin spesiyallerinden olan Bumblebee’, Fat Boy’, Flank Burrito’ gibi pek çok lezzet Fireroom’da sizi bekliyor. Adres Küçükbakkalköy Mahallesi, Işıklar Caddesi, No 30/1, Ataşehir Telefon 0216 575 99 69 Yeni Lokanta – Civan Er Civan Er, Yeni Lokanta’da geleneksel yemekleri kendine has tarzıyla yorumluyor ve misafirlerine insanın aklını başından alan tabaklar sunuyor. Özellikle patlıcanlı mantısı ve bal kabaklı tuzlu karamelli panna cottası tam anlatılmaz yaşanır türden. Siz de tadı damağınızdan uzun süre silinmeyecek lezzetler eşliğinde keyifli bir akşam yemeği yemek isterseniz Yeni Lokanta’ya mutlaka bir şans verin derim. Londra’da bir restoranı daha olan Civan Er’in yerine gitmişken daha fazla lezzet tatmak isterim derseniz de tercihinizi tadım menüsünden yana kullanabilirsiniz. Adres Tomtom Mahallesi, Kumbaracı Yokuşu, No 66, Beyoğlu Telefon 0212 292 25 50 Turk – Fatih Tutak Yaşadığımız toprakların ürünlerinden ilham alan, pek çoğuna aşina olduğumuz lezzetler Şef Fatih Tutak’ın önderliğindeki Turk’te sıradaşı diyebileceğim bir boyutta yeniden yorumlanıyor. Ortaya çıkan sonuç ise bence muazzam. Basitliği en kusursuz şekilde sunmak mottosu ile yola çıkan Fatih Tutak imzalı Turk’te siyah borazan mantarlı yumurta, soğan tarhanalı sarıkanat balığı, yanık yoğurtlu kuzu eti gibi pek çok lezzet sizi bekliyor. Sıradışı bir yemek deneyimi yaşamak isterseniz Turk’un yolunu tutun derim. Adres Cumhuriyet Mahallesi, Hacıahmet Silahşör Caddesi, Yeniyol Sokak, No 2 Telefon 0212 709 56 79 The Steeve – İsmet Saz Türkiye’nin en ünlü şeflerinden biri olan İsmet Saz, dünya mutfaklarının en sevilen lezzetlerini The Steeve’de misafirleri için hazırlıyor. İspanyol mutfağından karşı konulmaz tapaslar, Peru mutfağından enfes ceviche’ler, Meksika mutfağından tacolar, İtalyan mutfağından risotto ve makarnalar olmak üzere damak çatlatan pek çok lezzet The Steeve’de sizi bekliyor. The Steeve’in insanı karar vermekte zorlayan oldukça geniş bir menüsü var. O yüzden size birkaç önerim var. Karidesli fasulye turşusu kavurması, hamsili soğan turşulu taco, İzmir tulumlu trüf mantarlı risotto, 29 gün dinlendirmiş dana pirzola benim The Steeve favorilerimden. The Steeve’e giderseniz tatlı olarak da tuzlu karamelli churrosun ya da acılı bitter çikolatalı cannolinin tadına bakabilirsiniz. Adres Kuruçeşme Mahallesi, Muallim Naci Caddesi, No 11, Beşiktaş Telefon 0212 258 00 29 Tarihi eserleriyle büyüleyen İstanbul, tarihi, sanatı ve kültürü keşfedebileceğiniz birçok müzeye de ev sahipliği yapıyor. Bir dünya şehri olan İstanbul, aynı zamanda önemli bir kültür-sanat şehri. Tarihi önem taşıyan müzelerin yanı sıra, çağdaş sanatın en eşsiz örneklerini de görebileceğiniz modern sanat müzelerinin bulunduğu İstanbul’da yıl boyunca sergiler ve konferanslar da düzenleniyor. İstanbul müzeler açısından oldukça zengin diyebiliriz. İstanbul’da mutlaka görülmesi gereken müzeleri sizin için seçtik İçindekilerİstanbul’da Gezilebilecek 20 Müze1 Yerebatan SarnıcıYerebatan Sarnıcı Giriş Ücretleri ve Ziyaret SaatleriYerebatan Sarnıcı’na Nasıl Gidilir?2 Aya İrini MüzesiAya İrini Müzesi Giriş ÜcretiAya İrini Müzesi’ne Nasıl Gidilir?3 Sakıp Sabancı Müzesi4 İstanbul Oyuncak Müzesi5 İstanbul Modern Sanat Müzesi6 Panorama 1453 Tarih Müzesi7 Türk ve İslam Eserleri Müzesi8 İstanbul Deniz Müzesi9 İstanbul Fethiye Müzesi Pammakaristos Manastırı10 Galata Mevlevihanesi Müzesi11 Jale Kuşhan Balmumu Heykel Müzesi12 Harbiye Askeri Müzesi13 Rahmi Koç Müzesi14 Pera Müzesi15 Yeşilköy Havacılık Müzesi16 Türkiye İş Bankası Müzesi17 Büyük Postane PTT Müzesi18 Pelit Çikolata Müzesi19 İstanbul Arkeoloji Müzesi20 Madame Tussauds İstanbul Balmumu Heykel Müzesi 1 Yerebatan Sarnıcı Yerebatan Sarnıcı, restorasyon çalışmaları sebebiyle bir süre ziyarete kapalı olacaktır. 532 senesinde Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından inşa ettirilen Yerebatan Sarnıcı’nın yapım amacı ise sarayın ve bölgede yaşayan insanların su ihtiyacını karşılamasıydı. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethetmesiyle birlikte bir süre daha kullanılan sarnıç bu sefer de Topkapı Sarayı’nın su ihtiyacını karşılamış. Osmanlı döneminde durgun suyun temiz olmadığı düşünüldüğü tesisler kurulmuş ve sarnıç bir daha kullanılmamış. 140 metre uzunluğunda ev 70 metre genişliğinde olan Yerebatan Sarnıcı’nın 100 bin ton su tutma kapasitesi bulunuyor. 9 bin 800 metrekarelik alan üzerine inşa edilen sarnıca gitmek için 52 basamaklı bir merdivenden iniliyor. Çoğu silindir şeklinde olan 336 adet sütunun başlıkları ise farklı özelliklere sahip. Bazıları Corinth üslubunu yansıtırken, bazıları da Doric üslubunu yansıtıyor. Yerebatan Sarnıcı Giriş Ücretleri ve Ziyaret Saatleri MüzeKart’ın geçerli olmadığı Yerebatan Sarnıcı’na giriş ücreti yetişkinler için 50 TL, öğrenciler için 20 TL, yabancı uyruklular içinse 190 TL’dir. Sarnıca girişte MüzeKart geçerli değil. Sarnıç haftanın 7 günü saat 0900 ile 1730 arasında ziyarete açık olduğu gibi dini bayramların ilk gününde de 1200 ile 1300 arasında ziyaret edilebiliyor. Yerebatan Sarnıcı’na Nasıl Gidilir? Fatih ilçesinde, Sultanahmet semtinde konumlanan Yerebatan Sarnıcı’na gitmek isteyenler, Sultanahmet istikametinde hareket eden herhangi bir otobüse binebilecekleri gibi, Kapalı Çarşı’ya kadar otobüsle gelip, buradan da 10 – 15 dakika yürüyerek sarnıca ulaşabilirler. Kabataş – Zeytinburnu hattında çalışan tramvaylardan herhangi bir tanesine binerek de Yerebatan Sarnıcı’na kolaylıkla gelinebilir. 2 Aya İrini Müzesi 4. yüzyılın başlarında inşa edilen Aya İrini, camiye çevrilemeyen en büyük Bizans Kilisesi olarak biliniyor. Kilisenin, İstanbul’un fethinden sonra camiye çevrilmemesinin sebebi olarak Topkapı Sarayını çevreleyen Sur-ı Sultan’ın içinde kalması gösteriliyor. Roma zamanından kalma Artemis, Apollon ve Afrodit yapılarının kalıntılarıyla yapıldığı söylenir. 700’lü ve 800’lü yıllarda bölgede yaşanan şiddetli depremler sebebiyle Aya İrini büyük hasar almış. Aya İrini Müzesi Giriş Ücreti Salı günleri hariç haftanın her günü ziyarete açık olan Aya İrini Müzesi’ne kışın 3 Ekim – 14 Nisan saat ile arasında, yazın 15 Nisan – 2 Ekim ise saat 0900 ile 1900 arasında gidebilirsiniz. Yalnız kışın bilet satışı saat 1600’da bitiyor. MüzeKart’ın geçerli olmadığı müzeye giriş ücreti ise 40 TL’dir. Öğrencilerden ise 15 TL alınmaktadır. Aya İrini Müzesi’ne Nasıl Gidilir? Fatih ilçesinde konumlanan Aya irini Müzesi’ne gitmek için Bağcılar, Kabataş ve Zeytinburnu hattında çalışan tramvaylardan herhangi bir tanesine binebilirsiniz. 3 Sakıp Sabancı Müzesi Sakıp Sabancı’nın 1933 ile 2004 seneleri arasında tek başına yaratmaya başladığı hat, güzel yazı, el yazması Kuran-ı Kerim ve çok değerli kitap koleksiyonları gün geçtikçe büyüdü ve yurt dışındaki müzelerden dahi ilgi görmeye başladı. Zaman zaman müzelerde de sergilenen bu nadide koleksiyonun Türk Milleti’ne daha yararlı olabilmesi adına kendi aslarına kurulan bir müzede sergilenmesinin daha doğru olacağını düşünerek Sabancı Ailesi, Emirgan’da yer alan Atlı Köşk’ü 1998 yılında Sabancı Üniversitesi’ne tahsis etti. 4 yıl içerisinde de Sakıp Sabancı Müzesi, ziyaretçilerine kapılarını açtı. Yıllar içerisinde büyümeye ve gelişmeye devam eden koleksiyonun sergilendiği müzede ayrıca pek çok etkinlik, toplantı, seminer, sempozyum ve kısa süreli sergiler düzenleniyor. Günümüzde de halen aktif olarak hizmet veren müze ayrıca, çocuklar ve yetişkinler için eğitim programları hazırlıyor. Konumu, müzecilik anlayışı ve eserleri ile Sakıp Sabancı Müzesi, son yıllarda hizmete açılmış Türkiye’nin en önemli müzeleri arasında yer alıyor. Pazartesi günleri, 1 Ocak, Ramazan ve Kurban bayramlarının ilk günü haricinde ziyaretçilere kapısı açık olan Sakıp Sabancı Müzesi’ne çarşamba günleri saat 1000 ile 2000 arasında, haftanın diğer günleri ise saat 1000 ile 1800 arasında gidebilirsiniz. Salı günleri girişlerin ücretsiz olduğu müzeye diğer günler için tam bilet 60 TL, öğrencilere ücretsiz, 60 yaş üstü veya Müzekart İstanbul sahiplerine 40 TL. Müzekart Plus sahiplerine ise 40 TL. SSM Dostu kart sahipleri, 14 yaş altı çocuklar ile bir refakatçi, Engelliler ve bir refakatçi,Sabancı Üniversitesi akademik ve idari personeli, ICOM kart sahipleri, Basın mensupları, MMKD kart sahipleri, The Cultivist kart sahipleri ve +3 ziyaretçi, The Sotheby’s Preffered Card kart sahipleri ve +3 ziyaretçi, Larry’s List kart sahipleri + 1 ziyaretçi için ise girişler ücretsiz. Emirgan Korusu’nun hemen altında konumlanan Sakıp Sabancı Müzesi’ne gitmek için Dentur firmasının Kabataş’tan kalkan vapurlarıyla Milli Saraylar Uğramalı Boğaz Turu kapsamında Emirgan’a kadar gelebilirsiniz. Tur şirketi ile müze arasında yapılan anlaşma sebebiyle müzeye, 15 TL ödeyerek girebilirsiniz. Müzeye otobüsle gelmek isteyenlerse, Beşiktaş – Sarıyer hattından geçen herhangi bir otobüse binerek Emirgan-Çınaraltı Durağı’nda inebilirler. 4 İstanbul Oyuncak Müzesi 2005 senesinde Sunay Akın tarafından kurulan İstanbul Oyuncak Müzesi, alanında ilk olmuş ve diğer oyuncak müzelerinin açılmasına için de yol göstermiştir. 1700’lü yıllardan günümüze kadar uzanan oyuncak kültürünün tarihine göz atabileceğiniz, çocuklardan ziyade yetişkinlere de hitap eden İstanbul Oyuncak Müzesi’nde aynı zamanda etkinlik ve organizasyon da düzenleniyor. Müze içerisinde yer alan ve masallardan fırlamış bir konseptle dizayn edilmiş kafede soluklanmak için oturabilir, bir şeyler içebilirsiniz. Ayrıca, rezervasyon yaptırarak kahvaltı yapabilir veya doğum günü organizasyonlarınızı burada gerçekleştirebilirsiniz. Tüm bunların dışında, çoğunlukla çocuklar için düzenlenen atölyelere katılım sağlayabilirsiniz. İstanbul’daki müzeler arasında özel bir yeri olan İstanbul Oyuncak Müzesi için bilet ücretleri tam 40 TL, indirimli ise 25 TL’dir. İndirimli biletlerden 3 – 12 yaş arası çocuklar, 65 yaş üstü vatandaşlar, öğretmenler, öğrenciler ve öğretim görevlileri faydalanabiliyor. Engellilere, 3 yaşın altındaki çocuklara, MMKD üyelerine, ICOM kart sahiplerine, basın kimlik kartı olanlara ve kokartlı rehberlere ise müzeye giriş ücretsiz. Pazartesi günleri hariç haftanın her günü ziyaretçilere kapılarını açan İstanbul Oyuncak Müzesi’ne hafta içi saat 0930 ile 1800 arasında, hafta sonu ise saat 0930 ile 1900 arasında gidebilirsiniz. Göztepe’de konumlanan müzeye gitmek için Kadıköyden hareket eden 10, 10B, 10S, 14Ç, 14 KS, 17, 17L, 19F, 19M, 19S, GZ1,GZ2, ER1, ER2 numaralı otobüslerden herhangi bir tanesine binip, Göztepe Durağında inebilirsiniz. Ayrıca, Kartal – Kadıköy Metrosunu kullanarak Yenisahra Durağına gelirseniz, kısa bir yürüyüşle müzeye ulaşabilirsiniz. 5 İstanbul Modern Sanat Müzesi İstanbul’daki müzelerin bir tanesi de İstanbul Modern Sanat Müzesi. 2004 senesinde hizmete açılan ve Türkiye’nin özel girişimler aracılığıyla kurulan ilk modern sanat müzesi olma unvanını taşıyan İstanbul Modern Sanat Müzesi’nin arkasında aslında 20 seneye yakın bir çalışma yatıyor. 8 bin metrekarelik alan üzerine inşa edilen müze, kurulduğundan bu yana binlerce yerli ve yabancı misafiri ağırladı. Müze içerisinde sergiler ve galerilerin yanı sıra sinema, kütüphane, restoran, ücretsiz eğitim programları, sosyal proje çalışmaları ve atölyeler yer alıyor. Haftanın her günü kapılarını ziyaretçilerine açan İstanbul Modern Sanat Müzesi için bilet fiyatları; tam 36 TL, 10 kişi ve üzeri gruplar 30 TL, indirimli ise 21 TL. Öğrenciler, öğretmenler ve 65 yaşın üzerindeki kişiler indirimli biletlerden faydalanabiliyor. 12 yaşın altındaki çocuklar, ICOM VE CIMAM kart sahipleri ve engelliler içinse müzeye giriş ücretsiz. Ayrıca, Perşembe günleri Sizin Perşembeniz’ sloganı altında müzeye ücretsiz giriş yapabiliyorsunuz. 18-25 yaşındaki gençler ise Salı günleri müzeye ücretsiz giriş yapabilir. Yıllın üyelik sisteminin de bulunduğu İstanbul Modern Sanat Müzesi için 75 TL’den başlayan yıllık üyelik yaptırdığınız takdirde, yıl boyunca müzeye ücretsiz giriş, misafir ziyaretçilere indirim, sergi açılışları için davetiye, sinema programlarına ücretsiz katılım gibi pek çok avantajdan faydalanabiliyorsunuz. 1 Ocak’ta, Kurban ve Ramazan bayramlarının ilk günlerinde kapalı olan müzeyi Perşembe günleri saat 1000 – 2000 arasında, diğer günler ise saat 1000 – 1800 arasında ziyaret edebilirsiniz. Beyoğlu ilçesinde, Asmalımescit’te konumlanan İstanbul Modern Sanat Müzesi’ne gitmek için pek çok ulaşım alternatifi bulunuyor. Hacıosman-Taksim metrosu üzerindeki Şişhane durağında inerek yaklaşık 5 dakika bir yürüyüş sonucunda müzeye ulaşabilirsiniz; müze Pera Palace, Pera Müzesi ve Soho House İstanbul ile aynı cadde üzerinde bulunuyor. Anadolu yakasından seyahat edecekler ise Karaköy’e kadar vapurla gelip İstanbul Modern Sanat Müzesi’ne yürüyebilecekleri gibi, Karaköy-Beyoğlu tarihi füniküleri de kullanabilirsiniz. 6 Panorama 1453 Tarih Müzesi İsminden de anlaşılacağı gibi İstanbul’un Fethi’ni konu edinen Panorama 1453 Tarih Müzesi, Türkiye’nin ilk panoramik müzesi olmasının yanı sıra dünyanın da üstü kapalı tek panoramik müzesi olma unvanını taşıyor. Müzenin ilk katında İstanbul’un Fethi, ufak detaylarla anlatılıyor. Panoramik fotoğraf ise müzenin kubbe salonunda yer alıyor ve insana, kapalı alanda olmasına rağmen yeniden açık havaya çıkmış hissiyatı yaşatıyor. Yetişkinler kadar çocukların da ilgisini çeken müze, masala açılan bir kapı görevi görüyor. Müzenin Topkapı Kültür Parkı içerisinde yer almasından dolayı da müzeyi gezdikten sonra çocuklar, oyun parklarında doyasıya eğlenebiliyorlar. Panorama 1453 Tarih Müzesi’ne giriş ücretleri, tam bilet 30 TL, indirimli bilet ise 20 TL. Öğrenciler, öğretmenler ve askeri personeller indirimli biletten faydalanabiliyor. Yılın her günü açık olan müzeyi saat 0800 ile 1700 arasında ziyaret edebilirsiniz. Zeytinburnu ilçesinde, Merkez Efendi Mahallesinde konumlanan Panorama 1453 Tarih Müzesi’ne gitmek için Kabataş – Bağcılar Tramvay Hattı’nı kullanıp, Tophane Durağında inebilirsiniz. Ayrıca, metrobüsle Topkapı Durağı’na gelirseniz, birkaç dakika yürüyerek müzeye ulaşabilirsiniz. 7 Türk ve İslam Eserleri Müzesi İlk olarak Evkaf-ı İslamiye Müzesi ismiyle Süleymaniye Külliyesi’nde ziyaretçilerine kapılarını açan müze, Cumhuriyet’in ilan edilmesiyle birlikte Türk ve İslam Eserleri Müzesi olarak anılmaya başlanmış. Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte ismi değişse de, müzenin bugün konumlandığı yer olan İbrahim Paşa Sarayında ziyaretçiler ancak 1983’ten sonra ağırlanabilmiş. Türk ve İslam Eserleri Müzesi içerisinde Türklerin tarih boyunca yaşayışlarına ve kültürlerine ışık tutan metal ve tekstil işleri, savaş silahları, halı dokumaları gibi pek çok eser yer alıyor. Aynı zamanda, İslam Dünyası’na ait el yazmaları örnekleri de müzede sergileniyor. Topkapı Sarayı ve Ayasofya Camii gibi yerlerin sürekli göz önünde bulunmasından dolayı biraz gölgede kalan Türk ve İslam Eserleri Müzesi, İstanbul’da gezilip görülmesi gereken yerlerin başında geliyor. MüzeKart’ın geçerli olduğu müzeye kartsız giriş için 75 TL ücret ödemeniz gerekiyor. Yazın 15 Nisan – 2 Ekim saat 0900 ile 1900 arasında ziyaretçilere kapılarını açan müzeye kışın 3 Ekim – 14 Nisan ise saat 0900 ile 1700 arasında girilebiliyor. Sultanahmet Meydanında, Sultanahmet Camii’nin karşısında konumlanan İbrahim Paşa Sarayı’nın içerisinde konumlanan Türk ve İslam Eserleri Müzesi’ne gitmek için Bağcılar – Kabataş Tramvay Hattı’nı kullanarak Sultanahmet Durağına gelebilir, buradan da yürüyerek müzeye ulaşabilirsiniz. Anadolu yakasından gelecekler ise, Eminönü, Karaköy veya Kabataş’a vapurla gelerek tramvaya aktarma yapabilecekleri gibi, Marmaray ile Sirkeciye kadar gelerek yine tramvaya binip müzeye ulaşabilirler. 8 İstanbul Deniz Müzesi Deniz Kuvvetleri Komutanlığına bağlı olan İstanbul Deniz Müzesi, ilk olarak 1897de Kasımpaşa’da yer alan ufak bir binada açılmış. II. Dünya Savaşı sırasında eserlerin daha iyi korunabilmesi adına Anadolu’ya gönderilen eserler, savaş sonrasında tekrardan İstanbul’a getiriliyor. Günümüzde bulunduğu yere ise 1961 senesinde taşınmış. Türkiye’nin ilk ve en büyük deniz müzesi olma unvanını elinde bulunduran İstanbul Deniz Müzesi içerisinde 20 bini aşkın eser yer alıyor. 4 ana galeri, çocuk odaları, sinevizyon odası, çok amaçlı salon, 2 fuaye ve 2 farklı sanat galerisinin yer aldığı müzede dünyanın en eski kadırgaları ve saltanat kayıkları büyük ilgi görüyor. Yetişkinler için bilet ücreti 25 TL olan müzeye öğrenciler ise ücretsiz olarak girebiliyor. Pazartesi günleri, yılbaşı ve dini bayramlarda ziyarete kapalı olan İstanbul Deniz Müzesi’ni hafta içi saat 0900-1700 arasında, hafta sonu ise 1000 – 1800 arasında ziyaret edebilirsiniz. Beşiktaş ilçesinde, Başbakanlık Ofisi ile Shangri-La Otelinin hemen yanında konumlanan İstanbul Deniz Müzesi’ne gelmek için Bağcılar – Kabataş Tramvay Hattını kullanabilirsiniz. Kabataş’a geldikten sonra 15 – 20 dakikalık yürüme mesafesinde kalan müzeye dilerseniz Beşiktaş istikametinde giden otobüslerle de ulaşabilirsiniz. Metrobüs ile yolculuk yapacaklar, Zincirlikuyu Durağı’nda inerek, Beşiktaş yönünde hareket eden herhangi bir otobüs veya minibüse binebilirler. Anadolu yakasından gelecekler ise Kadıköy ya da Üsküdar’dan vapura binerek Beşiktaş’a seyahat edebilirler. 9 İstanbul Fethiye Müzesi Pammakaristos Manastırı 1292 senesinde inşa edilen yapı, günümüze kadar gelmeyi başarmış. İlk yapılan büyük kuzey kilisesi, Meryem Anaya adanmış. Daha sonra, Mikhail Palagiogos’un eşi Maria, büyük kiliseyi yaptırırken, kuzey kilisesinin yanına ufak bir kilise daha inşa ettirmiş. Bu ek kilisede, Maria ve Mikhail’in mezarları da yer alıyor. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethetmesiyle kilise, kadınlar manastırına dönüştürülmüş. Daha sonra Hristiyanların elinde kaldığı için 1586’da Havarium Kilisesinden çıkan patrikhane buraya taşınmış. III. Murad, Azerbaycan ve Gürcistan seferlerinin anısına kiliseye minare ve mihrap eklettirmiş ve adını da Fethiye koymuş. Tüm eski kiliseler gibi günümüzde müze olarak kullanılan yapının camii bölümü ise hala ibadete açıktır. Ancak, tarihi dokusu zarar görmesin diye camii, ezandan 20 dakika önce açılır ve namazdan hemen sonra kapatılır. 1938’de restore edilen yapı, Ayasofya Camisi’ne eklenmiş. İstanbul Fethiye Müzesi içerisinde yer alan mozaiklerin bir kısmı zarar görmüş olsa da halen göz alıcı güzelliklerini koruyorlar. Son dönem Bizans mimarisinin esintilerinin görüldüğü yapının kubbesi ve duvarları, 14. yüzyıldan kalma mozaiklerle döşenmiş. Eskiden kilise olarak kullanıldığı için Hristiyan dini motiflerinin sıklıkla görüldüğü müzenin sunak bölümünde Hz. İsa, Meryem Ana ve Vaftizci Yahya’nın tasvir edildiği ihtişamlı bir deisis yer alıyor. Yazın 15 Nisan – 2 Ekim saat 0900 ile 1900 saatlerinde ziyarete açık olan müzeye kışın 3 Ekim – 14 Nisan ise saat 0900 ile 1700 arasında gelebilirsiniz. Müzeye giriş ücreti ise 15 TLdir. Oldukça merkezi bir konumda yer almasından dolayı İstanbul Fethiye Müzesi’ne, üzerinde Fatih yazan neredeyse her otobüsle gidebilirsiniz. 10 Galata Mevlevihanesi Müzesi 1491 senesinde Afyon Mevlevihanesi Şeyhi Divane Mehmed Dede tarafından inşa ettirilen Galata Mevlevihanesi, İstanbul’un ilk mevlevihanesi olma unvanını taşıyor. 1509 yılında yaşanan Büyük İstanbul Depremi ve ardından çıkan birkaç yangın, mevlevihaneye oldukça zarar vermiş. Günümüzdeki görünümüne ise büyük ölçüde 1851 – 1859 arasında yapılan restorasyon çalışmalarıyla kazanmış. Cumhuriyet’in ilan edilmesiyle birlikte mektep olarak hizmet veren Galata Mevlevihanesi, 1975’te Divan Edebiyatı Müzesi’ne dönüştürülmüş. İçerisinde; Şeyh Galip ve Halet Efendi Türbeleri, Semahane, Mahfiller, Derviş Odaları, semahlarda kullanılan enstrümanlar ile pek çok sanat eserinin yer aldığı Galata Mevlevihanesi Müzesi, 2007 ile 2011 yılların arasında yapılan yenileme çalışmaları sayesinde bugünkü görünümüne kavuşmuş. Pazartesi günleri ile Ramazan ve Kurban bayramlarının ilk günleri dışında daima açık olan Galata Mevlevihanesi Müzesi’ni kışın 1 Kasım – 15 Nisan saat 0900 ile 1630 arasında, yazın 15 Nisan – 1 Kasım ise 0900 ile 1900 arasında ziyaret edebilirsiniz. Müzeye giriş ücreti 40 TL iken, 18 yaşında altındaki ve 65 yaşın üstündeki vatandaşlarından, gazilerden, gazi ve şehir yakınlarından, engellilerden ve refakatçilerinden, er ve erbaşlardan, 12 yaşın altındaki yabancı uyruklu çocuklardan, basın kartına sahip kişilerden ve bakanlık onaylı tur rehberlerinden ücret alınmıyor. MüzeKart’ın geçerli olduğu Galata Mevlevihanesi Müzesi’nde her Pazar saat 1700’de sema gösterisi düzenleniyor. Bu gösteriyi izlemek içinse ekstra ücret ödemeniz gerekiyor ve MüzeKart geçerliliğini yitiriyor. İstiklal Caddesi’nin sonunda, Galipdere Caddesi’nin hemen başında konumlanan Galata Mevlevihanesi Müzesi’ne gitmek için kullanabileceğiniz birçok ulaşım aracı bulunuyor. Taksim Meydanı’ndan yürüyerek ya da metroya binip Şişhane’ye giderek müzeye ulaşabilirsiniz. Karaköy’den de 10 dakika kadar yürüyebilir veya Tünel’e giden fünikülere binebilirsiniz. 11 Jale Kuşhan Balmumu Heykel Müzesi Dünyanın ilk 4 boyutlu heykel müzesi olma özelliği taşıyan Jale Kuşhan Balmumu Heykel Müzesi’ne yapacağınız ziyarette, 40 dakika boyunca ziyaretçilere bilgi aktarılıyor ve bu aktarım sinevizyon gösterimleri ile destekleniyor. Müzenin dikkat çekici özelliklerinden bir tanesi de bazı balmumu heykellere hareket özelliği kazandırılmış olması. Müzede, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Kanuni Sultan Süleyman, Osmangazi, Yavuz Sultan Selim ve Fatih Sultan Mehmet, Fuzuli, Leonardo Da Vinci, Rumi, Nazım Hikmet, İbn-i Sina, Mevlana Celaleddin-i Rumi, Yunus Emre ve Mimar Sinan, Elvis Presley, Arnold Schwarzenegger, Michael Jackson, Mihail Gorbaçov, Alparslan, Hürrem Sultan, Timur ve Fransa Kralı XV. Lois gibi pek çok ünlü ismin balmumu heykeli ziyaretçileri karşılıyor. Üstelik, heykelleri bulunan kişilerin kemik ölçüleri alındığı için ölçüler birebir uyuyor. Haftanın her günü kapılarını ziyaretçilere açan Jale Kuşhan Balmumu Heykel Müzesi giriş ücretleri ise; tam bilet 30 TL, indirimli bilet ise 20 TL. Ayrıca, 7 yaşın altındaki çocuklar, basın mensupları, engelliler ve refakatçileri müzeye ücretsiz girebiliyorlar. Şişli ilçesinde, Cevahir AVM içerisinde konumlanan müzeye metrobüs, metro ve otobüsle ulaşım sağlayabilirsiniz. 12 Harbiye Askeri Müzesi 15. yüzyıla dayanan tarihiyle Harbiye Askeri Müzesi, İstanbul’un gezilmesi gereken yerleri arasında üst sıralarda bulunuyor. Zaman içerisinde müzede eser sayısının artması sebebiyle bazıları Çinili Köşke taşınmış. Bu vesileyle de İstanbul Arkeoloji Müzesinin temelleri atılmış. Müzenin en dikkat çekici özelliklerinden bir tanesi de sinemasının, mehterinin, kütüphanesinin ve yayınlarının zamanın çağdaş müzecilik anlayışına uygun bir müze olması. 1940 senesine kadar Aya İrinede bulunan Harbiye Askeri Müzesi, II. Dünya Savaşı sırasında bir dönem kapatılmış. Savaşın bitmesiyle de yeniden hizmete açılmış. 1966’da binanın koleksiyonlarının yetersiz olduğu düşüncesiyle yenileme çalışmalarına başlanmış ve ancak 1993 yılında ziyarete açılabilmiş. Pazartesi ve salı günleri, dini bayramların ilk günü ve yılbaşında kapalı olan Harbiye Askeri Müzesi’ne saat 0900 ile 1630 arasında gidebilirsiniz. Ayrıca müzede, saat 1500 ile 1600 arasında mehteran takımı gösterisi gerçekleştiriliyor. Müzekart’ın geçerli olmadığı müzeye giriş ücretleri ise tam 6 TL, öğrenciler için ise ücretsizdir. Şişli ilçesinde, Mecidiyeköy Mahallesi, Valikonağı Caddesi üzerinde konumlanan Harbiye Askeri Müzesi’ne gitmek için metro, tramvay, füniküler, IDO ve otobüs kullanabilirsiniz. Toplu taşıma araçlarına göre müzeye en yakın inebileceğiniz duraklar ise şu şekilde; tramvayla seyahat edecekler için Fındıklı Tramvay Durağı, fünikülerle seyahat edecekler için Taksim Füniküler Durağı, metroyla seyahat edecekler için Şişli Metro İstasyonu, İDO ile seyahat edecekler için Kabataş İDO Vapur İstasyonu, otobüsle seyahat edecekler içinse Harbiye Otobüs Durağıdır. 13 Rahmi Koç Müzesi Tarihi Lengerhane binası, tarihi Hasköy tersanesi ve Açık hava sergileme alanı olmak üzere üç ana bölümden oluşan Rahmi Koç Müzesi, Rahmi Koç’un desteğiyle 1994 senesinde hizmete açılmış. Lenger, gemileri sabitlemek için denize atılan zincir ve çapa anlamına geliyor. Lengerhane de bu malzemeleri yapıldığı yer, imalathane olarak biliniyor. Lengerhane binası, 1991’de Rahmi Koç tarafından satın alınarak müzeye dönüştürülmüş. Hasköy tersanesi de Lengerhane’nin hemen karşısında konumlanıyor. 2001’e kadar devam eden yenileme çalışmalarının ardından Rahmi Koç Müzesi bünyesine eklenmiş. Tersane, 1861’de Şirket-i Hayriye tarafından, kendi gemilerinin bakım ve onarım işlerinin halledilmesi amacıyla kurulmuş. Açık hava sergileme alanı ise Hasköy Caddesi’nde konumlanıyor ve ana girişten Haliç’e kadar uzanıyor. Klasik otomobiller, Libertorlar, uçaklar ve kocaman boyutlardaki Turgut Alp Vinci’ne kadar pek çok eser açık hava sergileme alanında yer alıyor. Rahmi Koç Müzesi, kış döneminde 1 Ekim – 31 Mart Cumartesi, Pazar ve bayram günleri saat 1000 – 18 arasında ziyarete açıkken, yaz döneminde 1 Nisan – 30 Eylül ise yine aynı günlerde saat 1000 – 1800 arasında kapılarını açıyor. Ayrıca, Salı ve Cuma günleri de saat 1000 – 1700 arasında ziyaret edilebiliyor. MüzeKart sahiplerine bilet fiyatında %20 indirim imkanı sunan müzeye giriş ücretleri ise; tam bilet 40 TL, öğrenci bileti 20 TL, denizaltı yetişkin bileti 20 TL, denizaltı öğrenci bileti 15 TL. Hasköyde konumlanan Rahmi Koç Müzesi’ne belediye otobüsleri, Şişhane – Alibeyköy hattında çalışan minibüsler, şehir atları, Üsküdar – Eyüp hattında çalışan vapurlar ve Halıcıoğlu Metrobüs Durağı’ndan hareket eden metrobüsler ile ulaşım sağlamak mümkün. 14 Pera Müzesi Pera Müzesi, tasarımı Mimar Achille Manoussos tarafından yapılan Bristol Oteli binasının cephesi korunarak 2005 senesinde hizmet vermeye başlamış. Müzenin kuruluş amacı, Suna ve İnan Kıraç Vakfı’na ait olan “Oryantalist Resim”, “Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri” ve “Kütahya Çini ve Seramikleri” koleksiyonlarını sergilemek ve düzenlenen etkilerle kamuyla paylaşmak. Şehrin en hareketli bölgesinde konumlanan müze, çağdaş müzecilik anlayışıyla faaliyet gösteriyor. İçerisinde 300’den fazla eserin bulunduğu Oryantalist Resim Koleksiyonu, Pera Müzesi’nde sergileniyor. Bu koleksiyonda, 17. ve 19. yüzyıl Avrupa oryantalistlerinin eserleri yer alıyor. Bu oryantalistlerin en büyük özelliği ise eserlerini, Osmanlı kültüründen etkilenerek ortaya çıkarmış olmaları. Müzede, Pera Film’ adı altında her ay düzenlenen tematik film etkinliklerine katılabileceğiniz gibi, Pera Eğitim’ adıyla çocuk ve gençlerin faydalandığı eğitimlere katılabilirsiniz. Pazartesi günleri kapalı olan Pera Müzesi’ne salı ve cumartesi günleri saat 1000 ile 1900 arasında, pazar günleri de saat 1200 ile 1800 arasında gidebilirsiniz. Ayrıca müze, Uzun Cuma’ adı altında her Cuma saat 1800 – 2200 arasında ücretsiz olarak kapılarını ziyaretçilere açıyor. Pera Müzesi’ne giriş ücretleri ise; tam bilet 25 TL, grup bileti 20 TL ve öğrenci bileti de 10 TL olarak belirlenmiş. Pera Müzesi Dostları, Genç Çarşamba öğrenciler, engelliler ve refakatçileri, 12 yaşın altındaki çocuklar, ICOM kart sahipleri ve basın kartı sahipleri müzeden ücretsiz şekilde yararlanabiliyorlar. Tepebaşı semtinde, TRT binasının arkasında konumlanan Pera Müzesi’ne gitmek için ilk olarak Taksim’e giden otobüslere binip, Tepebaşı Durağı’nda inmeniz gerekiyor. Ardından, Meşrutiyet Caddesi üzerinde ilerlediğiniz takdirde sol tarafınızda Pera Müzesi’ni göreceksiniz. 15 Yeşilköy Havacılık Müzesi I. Dünya Savaşı sonunda elde edilen ganimetlerle birlikte düşman milletlere ait uçaklar, müze kurma fikrini ortaya çıkarmış. Kurtuluş Savaşı sırasında zarar göreceği düşünülen bu parçalar Maltepe’ye taşınmaya başlamış fakat, nakliye sırasında uçaklar zarar görmüş ve müze kurma fikri rafa kaldırılmış. 1960 yılına gelindiğinde Hava Kuvvetleri Komutanı Hv. Org. İrfan Tansel, bir havacılık müzesi kurulması emrini vermiş ve yapılan çalışmalar sonucunda müze 1971 yılında İzmir’de faaliyete başlamış. Fakat müzeye yeterince ilgi gösterilmediği için 1985 senesinde günümüzdeki yerine taşınmış. 3 bin metrekare kapalı, 12 bin metrekare açık, toplamda 15 bin metrekare alan üzerine kurulu olan Yeşilköy Havacılık Müzesi’nde, Türk Hava Kuvvetleri’nin geçmişten günümüze dek kullandığı hava araçları, maket koleksiyonları, havacılıkta kullanılan araç ve gereçler, havacı şehitlerimizin elbiseleri, havacılığın dünden bugüne olan serüveni konulu eserler ve silahlar gibi pek çok eser yer alıyor. Buna ek olarak, müzeyi gezdikten sonra içeride bulunan kafeteryada kahvenizi yudumlayarak biraz soluklanabilir, oldukça uygun fiyatlarla müzede konumlanan mağazadan maket uçak satın alabilirsiniz. Pazartesi günleri dışında her gün açık olan Yeşilköy Havacılık Müzesi’ne hafta içi saat 0900 ile 1700 arasında, hafta sonu ise saat 1000 ile 1800 arasında gidebilirsiniz. Yetişkinler için 25 TL olan giriş ücreti öğrencilerden alınmamaktadır. Yeşilköy’de Hava Harp Okulu Destek Bölüğü’nün, askeri havalimanının yanında konumlanan Yeşilköy Havacılık Müzesi’ne gitmek için, Sirkeci-Halkalı Banliyö Treni’ni kullanabilirsiniz. Trenle Yeşilköy Durağına gelerek 5 – 10 dakika yürüdüğünüz takdirde müzeye ulaşabilirsiniz. 16 Türkiye İş Bankası Müzesi Fotoğraflar, belgeler, belgeseller ve hatıralar 83 sene boyunca toplanmış ve Türkiye İş Bankası Müzesi’nde sergilenmeye başlanmış. Müze, 1890da inşa edilen Postane Binasında yer alıyor. Adı Postane Binası olsa da, Sirkecide bulunan büyük postane binasının yapımının tamamlanması ve kullanıma açılmasından dolayı bina, uzun yıllar postane olarak kullanıma açılmadı. Yapı, 1917 yılında kurulan Osmanlı İtibar-ı Milli Bankasına devredildi. 1927’de ise İş Bankası, Osmanlı İtibar-ı Milli Bankası ile birleşti. Böylece bina, İş Bankası bünyesine geçmiş oldu. 2004’e kadar Türkiye İş Bankası’nın bir şubesi olarak hizmet veren binanın aynı yıl içerisinde iki üst katı kaldırıldı ve 2005’te de müze olarak hizmet vermesi için çalışmalara başlandı. Eski eşyalar, duvarlar ve işlemeler korunurken, en alt katta yer alan kasalar da sergilenmeye açık hale getirildi. Üst katları sergi alanı olarak tasarlanan binada, geçmiş dönemlerde Atatürk, Çanakkale Savaşı, Cumhuriyet’in ilk yılları, bankacılık tarihi ile ilgili sergiler organize edilmiş ve devam eden süreçte de düzenlenmesi planlanıyor. Eminönü’nde, Bankacılar Caddesi üzerinde konumlanan Türkiye İş Bankası Müzesi’ne girişler ücretsiz. Pazartesi günleri, dini bayramların ilk günü ve 1 Ocak’ta ziyarete kapalı olan müzeyi diğer günlerde saat 1000 ile 1800 arasında ziyaret edebilirsiniz. Oldukça merkezi bir konumda yer almasından dolayı da hem tramvay hem de otobüsle rahatça ulaşım sağlayabilirsiniz. 17 Büyük Postane PTT Müzesi 1905te yapımına başlanan ve 1909’da tamamlanan Büyük Postane PTT Müzesi, Türkiye’nin en büyük postane binası olma unvanını taşıyor. Posta ve Telgraf Nezareti Binası olarak hizmet vermesi amacıyla inşa edilen bina ilkin Posta ve Telgraf Nezareti Binası olarak adlandırılsa da 1930’da Yeni Postane, birkaç yıl sonra da Büyük Postane adıyla anılmaya başlanmış. Mimar Vedat Tek tarafından tasarlanan yapı, 3 bin 200 metrekarelik alan üzerine kurulu 4 katlı bir binadan meydana geliyor. Osmanlı klasik mimarisi ile çini işlemeciliği ön plana çıkan yapı, zamanında İstanbul Radyo Evi olarak da faaliyet göstermiş. 1958’de ise tam anlamıyla postane olarak hizmet vermeye başlamış. Günümüzde ise halen, aktif olarak PTT Başmüdürlüğü olarak faaliyet gösteriyor. Fatih ilçesinde, Sirkecide konumlanan Büyük Postane’ye hafta içi her gün saat 0900 – 1700 arasında gidebilirsiniz. Hafta sonu hizmete kapalı olan postaneye girişler ise ücretsiz. Büyük Postane’ye gitmek için birçok ulaşım aracını tercih edebilirsiniz. Bu ulaşım araçlarından; tren ile Sirkeci Tren İstasyonu’na, tramvay ile Sirkeci Tramvay Durağı’na, arabalı vapur ile Sirkeci İDO Arabalı Vapur İstasyonu’na, otobüsle ise Eminönü İskele Otobüs Durağı’na gelerek postaneye ulaşım sağlayabilirsiniz. 18 Pelit Çikolata Müzesi İçerisinde çikolatadan bir dünyanın yaratıldığı Pelit Çikolata Müzesi, çikolataseverlerin tam anlamıyla bayılacağı mekanlardan bir tanesi. Pelit tarafından çikolata severler için düzenlenen bu müze, hem çocuklara hem de yetişkinlere hitap ediyor. Müzenin içerisinde çikolatadan inşa edilmiş köyler, ünlü isimlerin heykelleri, çikolata çeşmeleri gibi pek çok yapı bulunuyor. Bu yapıların en önemli özelliği de sadece çikolatadan yapılmış olmaları. İmalat alanının üzerinde konumlanan cam bir tüpün içerisine girerek tüm imalat sürecine tanıklık edebildiğiniz gibi Pelit’e ait bazı eski üretim malzemelerini de inceleyebiliyorsunuz. Bu çikolata dünyasının içinde ayrıca, çocukların pastacılığı öğrenmeleri ya da en azından fikir edinmeleri için kurulmuş bir mini mutfak yer alıyor. Burada çocuklara, pasta yapımı ile ilgili eğitim ve workshoplar veriliyor. 5 yaşın altındaki çocukların ücretsiz girebildiği Pelit Çikolata Müzesi’ne giriş ücreti, diğer herkes için kişi başı 100 TL. Ayrıca, haftanın her günü saat 1000 – 1700 arasında kapılarını ziyaretçilerine açıyor. Esenyurt ilçesinde konumlanan ve 25 bin metrekarelik alan üzerine inşa edilmiş Pelit Çikolata Müzesi’ne, Esenyurt istikametinde hareket eden otobüslere binerek ulaşabilirsiniz. 19 İstanbul Arkeoloji Müzesi İstanbul müzelerinin en ihtişamlılarından bir tanesi de İstanbul Arkeoloji Müzesi. Fatih Sultan Mehmet’e kadar uzanan tarihi ve içerisinde yer alan tarihi eserleriyle İstanbul Arkeoloji Müzesi, yaşadığımız coğrafyanın tarihine, kültürüne, mimarisine ve yaşayış biçimine ışık tutuyor. Dünyanın sayılı müzeleri arasında gösterilen İstanbul Arkeoloji Müzesi’nin bu klasmanda sayılmasını sağlayansa, 1881’de müze müdürlüğüne atanan Sadrazam Edhem Paşa’nın oğlu Osman Hamdi Beydir. Müzeyi topluma kazandıran Osman Hamdi Bey, aynı zamanda arkeolojik kazılara bizzat katılarak müzeyi daha da zenginleştirir. On binlerce yıl öncesinden kalma eserlerin dahi sergilendiği müze, tüm dünyayı kıskandıracak nitelikte eserler barındırıyor. Arkeoloji Müzesi, Eski Şark Eserleri Müzesi ve Çinili Köşk Müzesi olmak üzere 3 ayrı birimden oluşan İstanbul Arkeoloji Müzeleri içerisinde İskender Lahdi, Tabnit Lahdi, Çiviyazılı Belgeler Arşivi, Gezer Takvimi, Siloa Yazıtı ve Vize Tümülüsü gibisi dünyada eşi bulunmayan, çok nadide eserlere ev sahipliği yapıyor. Dünyanın en eski tarihi miraslarından bir tanesine sahip olan müzede 1 milyona yakın eser sergileniyor. Pazartesi günleri hariç her gün ziyarete açık olan müzeye yazın 15 Nisan – 2 Ekim saat 0900 – 1900 arasında, kışın 3 Ekim – 14 Nisan ise saat 0900 – 1700 arasında gidebilirsiniz. MüzeKart’ın geçerli olduğu İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne giriş ücreti 75 TL iken, 18 yaşın altında ve 65 yaşın üstündeki vatandaşları, 12 yaşın altındaki yabancı uyruklu çocuklar, gaziler, gazi ve şehit yakınları, er ve erbaşlar, engelliler ve refakatçileri, rehberler, rehberlik eden öğretmenler ve basın kimlik kartı olanlar ise müzeye ücretsiz giriş yapabiliyor. Osman Hamdi Bey Yokuşu üzerinde konumlanan İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne gitmek için Bağcılar – Kabataş hattında çalışan tramvaya binerek Gülhane Durağında inebilir, buradan da yürüyerek müzeye ulaşabilirsiniz. Anadolu yakasından gelecekler ise Eminönü veya Kabataş’a kadar vapurla gelip, tramvaya aktarma yapabilirler. İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından inşa ettirilen Çinili Köşk, bölgede yapılan müsabakaları izlemek için Fatih Sultan Mehmet tarafından yazlık saray olarak kullanılıyormuş. Giriş kapısında yer alan 14 sütunla ziyaretçilerine gösterişli bir “Hoş geldin” diyen yapı, ön taraftan tek kat gibi görünse de arkadan bakıldığında iki kat olduğu anlaşılıyor. Sırça Köşk adıyla da bilinen eserin Çinili Köşk Müzesi adını almasının sebebi ise içerisinde yer alan çini ve seramiklerdir. Aynı zamanda, arkeolojik kazılar sonucunda ele geçirilen 2000’e yakın eser yine Çinili Köşk Müzesi’nde sergileniyor. 20 Madame Tussauds İstanbul Balmumu Heykel Müzesi Dünya çapında üne sahip olan müze, ilk olarak bundan tam 250 sene önce, dönemin başarılı balmumu sanatçılarından Dr. Philippe Curtius’un eğitim verdiği Marie tarafından Londra’da açılmış. İngiltere’deki müzenin geniş kitleler tarafından ziyaret edilmesi ve ilgi görmesi sonucu ikili, kraliyet ailesine eğitim vermek adına Fransa’ya geçmiş ve burada birçok sergi açmış. İlk başlarda müzede kraliyet mensuplarının, politikacıların ve devrimcilerin heykelleri bulunsa da, zaman içerisinde sporcuların, bilim insanlarının ve müzisyenlerin de heykelleri müzeye eklenmiş. Böylece Madame Tussauds, milyonlarca kişiye kendisine hayran bırakan bir cazibe merkezi haline dönüşmüş. 2016’da kapılarını ziyaretçilerine açan Madame Tussauds İstanbul Balmumu Heykel Müzesi ise Madame Tussauds’un 21. şubesi olarak biliniyor. Heykellerin bu denli ilgi görmesinin en büyük sebebi ise asıllarıyla birebir aynı ölçüleri taşıyor olması. Bunun için, heykeli yapılacak kişinin defalarca ölçüsü alınıp yüzlerce fotoğrafı çekiliyor. Daha sonra, alınan ölçüler ve fotoğraflardan yararlanarak 140 kilogramlık kilden kalıp oluşturuluyor. 6 ayrı işlemden daha geçen heykel, en sonunda 300 bin dolar değerinde bir şahesere çevriliyor. Madame Tussauds İstanbul Balmumu Heykel Müzesi’nde yer alan eserler; müzik, spor, bilim ve kültür, VIP party, tarih ve liderler olmak üzere 5 ayrı kategoriye ayrılıyor. Her bir kategoride, alanının en başarılı isimlerin heykellerini görmek mümkün. Saat 1000 ile 2000 arasında ziyarete açık olan müzeye 0 – 3 yaş arası çocuklar ücretsiz giriş yapabiliyor. 14 yaşından küçük çocuklara ise mutlaka bir yetişkinin eşlik etmesi gerekiyor. Müzeye giriş için tek kullanımlık ve VIP olmak üzere 2 ayrı kategoride bilet satılıyor. Tek kullanımlık biletler, 14 yaşın üzerindeki kişiler için 145 TL, öğrenciler ve 2-11 yaş arasındaki çocuklar içinse 120 TLden satılıyor. Biletinizi internetten satın alırsanız %40 indirimli fiyatlardan yararlanabiliyorsunuz. Madame Tussauds İstanbul biletleri için müzenin sitesini mutlaka kontrol etmelisiniz. 13 yaş üzeri kişilerin yararlanabildiği VIP biletin fiyatı ise 220 TL. Bu biletin ziyaretçilere sağladığı avantajlar ise hediyelik eşya mağazasından indirim hakkı, rehber kitapçık, fotoğraf ve balmumu el figürü hediyesi, sıra beklemeden müzeye giriş hakkı ve SEA LIFE İstanbul’a da giriş hakkı sunuyor. 220 TL’ye ise Legoland’e de giriş yapabilirsiniz. İstiklal Caddesi üzerinde, Grand Pera Alışveriş Merkezinde konumlanan Madame Tussauds İstanbul Balmumu Heykel Müzesi’ne gitmek için otobüs, minibüs, metro, vapur ve füniküler kullanabilirsiniz. İstanbul, Üniversite okumak için kuşkusuz Dünyanın en güzel şehirlerinden birisidir. Peki İstanbul’un en iyi üniversiteleri hangisi? Dünya genelinde birçok University ranking sistemi var. Hepsinin farklı kriterleri olduğundan sıralamalar epey farklı olabiliyor. Uluslararası University ranking sitelilerinin kriterlerinde değişikliğe gitmesiyle Türkiye’deki üniversitelerin yerlerinde ciddi düşüşlere neden oldu. Enformatik Enstitüsünün yayınladığı sıralamaya göre İstanbul’un en iyi üniversitesi İstanbul Üniversitesi olurken onu İstanbul Teknik Üniversitesi ve Bogazici Üniversitesi takip ediyor. İstanbul’un en iyi vakıf üniversiteleri sıralamasına baktığımızda ilk sırayı Koç Üniversitesi alırken onu Sabancı Üniversitesi ve Bezmialem Üniversitesi takip ediyor. İşte İstanbul’un En İyi Üniversite Sıralaması İstanbulSıralama TürkiyeSıralama DünyaSıralama Üniversite Adı Kategori 1 2 540 İstanbul Üniversitesi B++ 2 4 559 İstanbul Teknik Üniversitesi B++ 3 8 699 Bogazici Üniversitesi B++ 4 12 923 Yıldız Teknik Üniversitesi B++ 5 13 943 Marmara Üniversitesi B++ 6 16 1044 Koç Üniversitesi B+ 7 23 1247 Sabancı Üniversitesi B+ 8 44 1700 Bezmialem Üniversitesi B 9 45 1701 Özyeğin Üniversitesi B 10 55 1818 Yeditepe Üniversitesi B 11 62 1899 Bahçeşehir Üniversitesi B 12 71 2082 İstanbul Medeniyet Üniversitesi B 13 74 2108 Acıbadem Üniversitesi B 14 82 2438 İstanbul Bilgi Üniversitesi B- Türkiye’nin En İyi Üniversiteleri Sıralaması için Buraya Tık Tık KAYNAK Enformatik Enstitüsü Şüphesiz dünyanın en eşsiz şehirlerinden biri İstanbul. Gecesi ayrı gündüzü ayrı güzel. Her köşesinde ayrı bir güzellik ayrı bir tarih saklı. Siz de bu güzel şehrin keyfini gönlünüzce sürmek, hayatın her anının içinde olmak, karşı konulmaz lezzetlerinin tadını doyasıya çıkarmak, kahvenizi güzel bir İstanbul manzarasına karşı yudumlamak, bazen deniz kenarında bazen yemyeşil ağaçların gölgesinde olmak istiyor ama bütçenizi aşmamaya çalışıyorsanız İstanbul belediye tesisleri tam size göre. Gelin İstanbul’da gönlünüzce keyif yapabileceğiniz bütçe dostu belediye tesislerine bir göz atalım. Liste hazırlanırken belli bir kıstas üzerinden sıralama yapılmamıştır. İçindekilerİstanbul’un En Keyifli 10 Belediye TesisiAvrupa Yakası’nın Belediye Tesisleri1 Arnavutköy Sosyal Tesisi, Beşiktaş2 Cihangir Sosyal Tesisi, Beyoğlu3 Haliç Sosyal Tesisi, Fatih 4 İstinye Sosyal Tesisi, Sarıyer5 Florya Sosyal Tesisi, Bakırköy6 Büyükçekmece Sosyal Tesisi, BüyükçekmeceAnadolu Yakası’nın Sosyal Tesisleri 7 Beykoz Sahil Sosyal Tesisi, Beykoz8 Dragos Sosyal Tesisi, Kartal9 Çamlıca Sosyal Tesisi, Üsküdar10 Fethipaşa Sosyal Tesisleri, Üsküdar İstanbul’un En Keyifli 10 Belediye Tesisi Avrupa Yakası’nın Belediye Tesisleri 1 Arnavutköy Sosyal Tesisi, Beşiktaş Tarihi dokusu ile Boğaz’ın en keyifli, en şık semtlerinden birinde uygun fiyatlı bir mekanda keyif yapmak istiyorsanız istikametiniz Arnavutköy Sosyal Tesisi olsun derim. Arnavutköy Sosyal Tesisi, İBB sosyal tesisleri içerisinde en çok bilinenlerden. Muhteşem bir Boğaz manzarası eşliğinde kahvaltı etmek ya da güzel bir yemek yemek için uğrayabileceğiniz gibi bol köpüklü bir keyif kahvesi içmek için de uğrayabilirsiniz Arnavutköy Sosyal Tesisi’ne. Arnavutköy Sosyal Tesisi’nin öne çıkan lezzetleri arasında kremalı ıspanaklı özel soslu Arnavutköy Levrek Sarma’ ve sote sebzelerle servis edilen Rezeneli Antrikot’ var. Adres Arnavutköy Mahallesi, 1. Cadde, No 72, Arnavutköy, Beşiktaş 2 Cihangir Sosyal Tesisi, Beyoğlu Türk ve dünya mutfaklarının en sevilen lezzetleri Cihangir Sosyal Tesisi’nde sizi bekliyor. Tophane-i Amire’nin yanı başında bulunan ve tamamen ahşap bir yapı olan tesiste yemeğinize, Anadolu Yakası haricinde Topkapı Sarayı, Ayasofya Cami, Sultanahmet Cami, Galata Kulesi gibi tarihi yapıları görebileceğiniz muhteşem bir manzara eşlik ediyor. Cihangir Sosyal Tesisi’nin menüsünde makarnadan mantıya, salatadan ızgara çeşitlerine pek çok seçenek bulabilirsiniz ama benim önerim Et Fajitası’nın tadına bakmanızdan yana. Adres Kılıçali Paşa Mahallesi, Sanatkarlar Caddesi, Beyoğlu 3 Haliç Sosyal Tesisi, Fatih Haliç’in sularında uçuşan martıların sesi eşliğinde güzel bir kahvaltı yapmak ya da tadı damağınızda kalacak bir şeyler yemek istiyorsanız Haliç Sosyal Tesisi’ne bir şans verin derim. Haliç’in kıyısındaki mekan balıklı lezzetleri ile öne çıkıyor; beğendili levrek, fesleğen soslu levrek, kiremitte alabalık ve somon güveç Haliç Sosyal Tesisi’nin öne çıkan balık spesiyallerinden. Rengarenk çiçeklerin açtığı bahar aylarında Haliç Sosyal Tesisleri ayrı bir keyifli oluyor ve muhteşem bir manzaraya sahip olduğunu söyleyebiliriz. Adres Abdülezel Paşa Caddesi, Kadir Has Üniversitesi Karşısı, Fatih 4 İstinye Sosyal Tesisi, Sarıyer Sakin ve huzurlu ortamı ile Boğaz’da uygun fiyata keyif yapmak isteyenlerin favori lezzet duraklarından biri İstinye Sosyal Tesisi. Somon madalyon, hardal soslu levrek ve deniz ürünlü krep İstinye böreği’ İstinye Sosyal Tesisi’nin öne çıkan lezzetlerinden. İstinye Sosyal Tesisi’ne giderseniz Boğaz’da keyifli bir yürüyüş yapmayı da ihmal etmeyin. Yürüyüş yapmak istemezseniz de gün batımında bir bardak demli çay ya da bol köpüklü bir Türk kahvesi için derim. Kahvenizi veya çayınızı yudumlarken Sarıyer’in eşsiz Boğaz manzarasının tadını çıkarmak ise ayrı bir keyif. Adres Emirgan Caddesi, No108, İstinye 5 Florya Sosyal Tesisi, Bakırköy Bir yanım mavi bir yanım yeşil olsun, masamda güzel yemekler olsun ve bir de uygun fiyatlı olsun derseniz adresiniz Florya Sosyal Tesisi olsun. Özel gün ve davetlerinizde de keyifli organizasyonlar düzenleyebileceğiniz Florya Sosyal Tesisi’nde restoran bölümünün haricinde Şahin Tepesi, Sahil Kafe ve Bahar Kafe olmak üzere üç ayrı kafeterya bölümü var. Restoran kısmının öne çıkan lezzetleri arasında patlıcan beğendili kuzu kavurma, Florya kebabı ve Bolonez soslu makarna gibi lezzetler yer alıyor. Adres İtfaiye Caddesi, No 1, Yeşilköy Halk Pazarı Yanı, Yeşilköy İtfaiye Arkası, Florya, Bakırköy 6 Büyükçekmece Sosyal Tesisi, Büyükçekmece İstanbul’dan biraz uzaklaşmak kendinizi şirin bir sahil kasabasında gibi hissetmek istiyorsanız Büyükçekmece en keyifli semtlerden biri. Bu şirin bölgede uygun fiyata güzel bir kahvaltı yapmak ya da yürüyüş sonrası aperitif bir şeyler atıştırmak isterseniz de belediyenin sosyal tesisine bir şans verin derim. Yemyeşil bir bahçe içindeki Büyükçekmece Sosyal Tesisi huzurlu ve sakin birkaç saat geçirmek isteyenleri bekliyor. Adres Fatih Mahallesi, Piyade Sokak, Kordonboyu Caddesi, No7, Büyükçekmece Anadolu Yakası’nın Sosyal Tesisleri 7 Beykoz Sahil Sosyal Tesisi, Beykoz Marmara Denizi’nin Karadeniz ile kucaklaştığı Çubuklu sahilinde eşsiz bir Boğaz manzarası eşliğinde güzel bir akşam yemeği yemek istiyorsanız Beykoz Sahil Sosyal Tesisi keyifli bir alternatif olacaktır. Dekorasyonunda Osmanlı motiflerinin kullandığı mekanda Beykoz kebabı, Ispanak yatağında levrek fileto, sebzeli somon gibi pek çok lezzet sizi bekliyor. Beykoz Sahil Sosyal Tesisi’nde kahvaltı alternatifiniz olduğu da aklınızda bulunsun. Adres Çubuklu Caddesi, Hayal Kahvesi Yanı, Burunbahçe, Beykoz 8 Dragos Sosyal Tesisi, Kartal Şehrin kalabalığında ve gürültüsünden uzakta Marmara Adalarına karşı keyifle bir şeyler yemek istiyorsanız Dragos Sosyal Tesisi’ne bir şans verin derim. Jülyen doğranmış mantar ve biber ile servis edilen Dragos Steak,’ Dragos Sosyal Tesisi’nin en sevilen lezzetlerinden. Özellikle gökyüzünün kızıla boyandığı günbatımı saatlerinde giderseniz buranın keyfi bir başka oluyor benden söylemesi. Adres Orhantepe Mahallesi, Turgut Özal Bulvarı, No 10, Kartal 9 Çamlıca Sosyal Tesisi, Üsküdar Yemyeşil ağaçların gölgesinde bir keyif kahvesi ya da güzel bir yemek için uğrayabileceğiniz Anadolu Yakası’nın en keyifli tesislerinden biri de Çamlıca Sosyal Tesisi. Çamlıca Sosyal Tesisi’nde restoran bölümünün haricinde Osmanlı Kahvehanesi ve çeşitli büfelerin yer aldı Bahçe Kafeterya’sı var. Çamlıca Sosyal Tesisi’nde sebze ile doldurulmuş bonfile, köfteli patlıcan söğürme ve Çamlıca Kebabı gibi pek çok lezzet sizi bekliyor. Adres Turistik Çamlıca Caddesi, Büyük Çamlıca 10 Fethipaşa Sosyal Tesisleri, Üsküdar Kuzguncuk Tepesi’nden Paşalimanı’na kadar uzanan yemyeşil bir koruda bulunan Fethipaşa Sosyal Tesisleri ünlü edebiyatçımız Cemil Meriç’i de ağırlamış olan tarihi bir konak. Sarayburnu’ndan Ortaköy’e uzanan muhteşem bir manzara eşliğinde güzel bir yemek yemek istiyorsanız Fethipaşa Sosyal Tesisleri güzel bir alternatif olacaktır. Sarımsak ve domates soslu, kaşar peyniri ile gratine edilmiş ızgara köfte ve levrek şiş Fethipaşa Sosyal Tesisleri’nin öne çıkan lezzetlerinden. Adres Kuzguncuk Mahallesi, Paşalimanı Caddesi, Nacak Sokak, No9, Üsküdar

istanbulun en iyi otelleri sıralaması